KRİZDEN ÖNCEKİ SON ÇIKIŞ : DİJİTAL PAZARLAMA
Krizi fırsata çevirenler, bilirsiniz hani şu yağmur yağarken şemsiye satanlar. İhtiyacı belirlerler ve doğru anda (şakır şakır yağmur yağarken) doğru hedef kitleye (sırılsıklam olmuş insanlar) ulaşırlar.
Bu durum sektör ve işletmeler için de böyledir. Günümüz dünyasında şirketler, markalar ve yapılar dijital çağa ayak uydurmak için; değişen tüketici davranışları, teknolojinin ilerleme hızı ve artan dijitalleşme ile birlikte iş modellerini, ürünlerini ve hizmetlerini, müşterilerine yaşattıkları deneyimi ve iş yapış şekillerini sorgulamak ve dijitalleşmek zorunda kalıyorlar. Bunun için iş süreçlerini geliştirecek ve tüm şirketin yetkinliklerini artıracak yeni iş yapış ve yeni düşünüş arayışına giriyorlar.
Dijitalleştiremediklerimizden misiniz?
Dijital reklamcılık ilk olarak 2000 yılında Google Ads’in az sayıda Google kullanıcısına sunduğu ‘postayla canlı ıstakoz servisi’ bannerı ile başladı. Ancak yapılan bir araştırmaya göre günümüzde internet kullanıcılarının her 1,5 dakikada bir sosyal medya hesaplarına giriş yaptığı sonucu ortaya çıktı. Bu da demek oluyor ki dijital pazarlama ile dünya genelinde 1,5 dakikada 2 milyondan fazla kullanıcıya ulaşmanız mümkün.
Sosyal medyanın en önemli özelliklerinden biri de hızlı etkileşimdir. Yayınladığınız iletileri saniyeler içinde hedef kitlenize ulaştırabilir, dijital pazarlama ile reklamınızın geri dönüşünü alabilirsiniz.
Amerika da Bunu Yapıyor!
Amerika’da 2008’de yaşanan ekonomik gerileme döneminden, yalnızca dijital pazarlama ile dijital dönüşüme yönelen firmalar kârlı çıktı.
Sayısal verilere baktığımızda Türkiye’de de yaklaşık her 7 yılda bir ekonomik kriz yaşanıyor.
Böyle dönemlerde atılacak adımlarda deneme yanılma şansı ne yazık ki yok. O nedenle ölçümlenebilen işler yapmak her zaman fayda getirecektir. Ölçülebilir pazarlama faaliyetleri içerisinde de dijital pazarlama önemli bir yer tutmaktadır. Yapılan tüm yayınların ölçülebilir olması hata yapma riskini minimum seviyeye indirir.